Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü çeşitli temaslarda bulunmak üzere Manisa’ya geldi.
Bakan Özlü ilk olarak Manisa Organize Sanayi Bölgesinde (MOSB) faaliyet gösteren Vestel fabrikasını ziyaret etti. Bakan Özlü’nün ziyaretine Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Manisa Milletvekilleri Selçuk Özdağ, Uğur Aydemir, Bakanlık yetkilileri, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi de eşlik etti.
Üretim hatlarını inceleyerek Vestel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Nazif Zorlu'dan bilgi alan Bakan Özlü öğle yemeğini işçilerle birlikte yedi.
Bakan Özlü daha sonra Bilim, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü ile Manisa Organize Sanayi Bölge Müdürlüğünü ziyaret etti.
Bakan Özlü’yü OSB idari binası önünde Manisa OSB Yönetim Kurulu Başkanvekili Mustafa Sarıgözoğlu, sanayici ve iş adamları karşıladı. Toplantı salonunda sanayici ve iş adamlarıyla bir araya gelen Bakan Özlü, konuşmasına başlamadan önce Artvin’de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun konvoyuna yönelik yapılan saldırıyı kınadı.
İhracat içerisinde yüksek teknoloji ürünleri oranının biraz düşük olduğunu belirten Bakan Özlü, sanayici ve iş adamlarına bu yönde yatırım yapma çağrısında bulundu. Özlü, “İhracatımızın içerisinde yüksek teknolojili ürünlerin oranı biraz düşük. Amacımız bunun yüzde 20’ler seviyesine çıkmasıdır. 65. Hükümetimiz icraatçı ve reformist bir hükümet olarak kuruldu. Başbakanımız sürekli yatırımcıların önüne turkuaz halı sereceğiz şeklinde ifade ediyor. Bunun anlamı yatırım ortamının iyileştirilmesi, sanayicimizin önündeki yatırım engellerinin kaldırılması ve teşvik edilmesidir. Biliyorsunuz son zamanlarda çok kanun çıkardık. Özellikle yatırımcıların önünün açılmasına yönelik. Şimdi bunlarla ilgili uygulama usul ve esasları çıkarılacak. Başbakanımızın tanımıyla artık konfeksiyoncu değil, terzi usulü çalışacağız. Yani bir projeniz var, bir fikriniz var, bunu bakanlıklara anlatacaksınız. Müzakere edilip, görüşülüp, uzlaşıp el sıkışıp bunu destekleyeceğiz” diye konuştu.
Bakan Özlü Adına 10 Bin Fidanlık Hatıra Ormanı
Bakan Özlü daha sonra Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer’i makamında ziyaret etti.
Valilik girişinde Vali Mustafa Hakan Güvençer, vali yardımcıları ve kaymakamlar tarafından karşılanan Bakan Özlü valilik şeref defterini imzaladıktan sonra Valilik makamına geçti. Burada Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer zorlu bir süreçten geçildiğini ve alınan karar doğrultusunda ziyaretin anısına oluşturulan 10 bin fidanlık hatıra ormanının sertifikasının olduğu bir plaketi Bakan Özlü’ye tüm Manisalılar adına takdim etti.
Plaketi alan Bakan Özlü Vali Güvençer’e teşekkür etti.
Bakan Özlü Manisalı Sanayici ve İşadamları ile Buluştu
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü Manisalı ve sanayici ve işadamlarıyla Saruhan Otel’de düzenlenen akşam yemeğinde bir araya geldi.
Yemeğe Bakan Özlü’nün yanı sıra Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, AK Parti Manisa Milletvekili Recai Berber, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün, Manisa Celal Bayar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kemal Çelebi, Baro Başkanı Av. Ali Arslan, vali yardımcıları, kaymakamlar, İl Jandarma Komutanı Özcan Kaplan, İl Emniyet Müdürü Fevzi Bilgiç, Yunusemre Belediye Başkanı Dr. Mehmet Çerçi, daire müdürleri, sivil toplum temsilcileri, işadamları, sanayiciler ve davetliler katıldı.
Toplantıda ilk konuşmayı yapan Ak Parti Manisa Milletvekili Recai Berber’in ardından konuşan Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Manisalılar adına Bilim, Sanayi Teknoloji Bakanı Özlü’ye ‘hoş geldiniz’ diyerek şükran ve saygılarını sundu. Büyük Türk Milletinin ruhunun burada olduğunu ifade eden Vali Güvençer, şehitleri büyük bir minnet, şükran, dua ve rahmetle andı.
Manisa’yı tanımlamak için pek çok cümle kurulabileceğini belirten Vali Güvençer şöyle konuştu: “Manisa elbette bir tarım şehri, Manisa bir tarih, bir kültür, bir medeniyet şehri, Manisa bir Anadolu şehri, Manisa aynı zamanda bir endüstri şehri. Bütün bunlar Manisa için söylenebilir ama hepsini kapsayacak, öncelikle Manisa bir üretim şehri, onun da ötesinde Manisa Allaha çok şükür bir bereket şehri. Bereketi fark edebilen, bereketi hak edebilen, bereket için gayret sarf edip o lütfa erebilen güzel insanların şehri Manisa. Bu güzel insanların şehrinde bu akşam bizler memleket derdiyle Manisa için Manisa ve bu güzel insanlar için daha iyisini nasıl yapabiliriz arayışı, kaygısı, derdiyle bir arada iken bu güzel saatte üretim devam ediyor. Fabrikalarda, vardiyalarda emekler helalinden işleriyle buluşuyor. Akşamın bu vakti gün boyu insanların helal alın teriyle, toprak tabiri caizse duyabilenlere ilahi musikiler fısıldayarak bereket üretmeye, ümit üretmeye, umut üretmeye, devam ediyor. Gündüz boyu alın terini göz nurunu işiyle toprakla buluşturmuş insanların çekildikleri yuvalarda insana dair küçük, mutlu, keyifli hayaller kuruluyor. Ülkeye dair büyük hayaller kuruluyor, evet bu milletin büyük hayalleri var. Bu millet son bir aydır gösterdi ki bu büyük hayalleri kurmayı sonuna kadar hak etmiş. Bu büyük hayaller hepimizin ortak mesaisiyle önce ideallere, sonra hedeflere, menzillere dönüşecek. Bizim emeğimizle, irademizle, kararlılığımızla buluşacak ve bu büyük millet ve bu büyük millete vatan olarak bahşedilmiş bu mukaddes coğrafya inşallah çok geç olmadan hayallerimizi süsleyen o engin büyük istikbale kavuşacak.”
Bakanlığın geçmişinden bu yana Manisa üretimine sağladığı katkı, Bakan Özlü’nün bugünkü ziyareti ve son zamanlarda ülkemizin geçirdiği sıkıntılı dönemde ihtiyaç duyulan ümit, umut, moral ve kararlılığı ifade etmek üzere aramızda bulunmasından her zaman olduğundan çok daha fazla mutluluk duyarak kuvvet aldıklarını ifade etti.
Vali Güvençer şöyle devam etti: “Manisa bulunduğu coğrafi konum sebebiyle büyük pazarlara yakın olma sebebiyle, ulaşım güzergahlarının tam üzerinde olması, büyük limanlara yakın olması, bölge ve dünya pazarlarına yakınlığı, belki hepsinden öte yıllar içinde kazandığı çok ciddi endüstriyel tecrübe, bilgi birikimi, sermaye birikimi, yatırımlarıyla kaçınılmaz bir şekilde bir endüstri şehri. Manisa aynı zamanda bölge coğrafyasında ve Türkiye coğrafyasında değil, dünya coğrafyasında sahip olduğu tarım alanları, tarım havzası, toprak yapısı ile en az endüstrisi kadar kuvvetli bir tarım şehri. Manisa tarım endüstri birlikteliğini, dengesini mükemmel götürmüş. Ama artık geldiğimiz noktadan marjinal noktaya yaklaşmak durumundayız. Burada tercihlerimizi çok iyi koymak mecburiyetindeyiz. Sanayiden vazgeçemeyeceğimize göre sanayiyi doğru yönetmek, organize sanayi bölgelerimizi doğru yönetmek ve geliştirmek, kümelenmeyi mutlak surette yaymak, markalaşmak, teknolojiyi geliştirmek, yüksek teknolojiye yön vermek, istihdamdan ziyade katma değeri öncelendirmek, tarıma dayalı sanayi Manisa için bir fantezi belki ama, bu muhteşem koşullar içerisinde Manisa için çok özel önem arz eden zeytin, üzüm için müstakil projelerle endüstriyi, sanayiyi ve tarımı birleştirmek durumundayız. Bu manada Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız bizim birinci derecede yol göstericimiz, önderimiz, destekçimiz, mutlaka bugüne kadar olduğu gibi olacaktır. Manisa endüstri şehri, bir tarım şehri, bir bereket şehri olmaya devam edecektir. Allaha çok şükür başta linyit ve jeotermal olmak üzere rabbim bahşetmiş rüzgar ve güneş enerji kaynaklarımızla da son derece zenginiz. Bu enerji kaynaklarımızı da bu iki sektörle birlikte entegre edip inşallah bugün olduğu gibi bu güzel insanlar, bu güzel millet bu büyük ülkenin kalkınmasında en önemli dinamik noktalarından biri olmanın Manisalılar olarak gururunu taşımaya devam edeceğiz. Bu anlamda eğer bize düşen bazı özel sorumluluklar, gayretler, varsa da ben görüyorum ki Manisa taşıyla toprağıyla, kadınıyla erkeğiyle, bu vatana bu millete bu memlekete her şey pahasına hizmet etmeye sonuna kadar hazır.”
Bakan Özlü; “Yükte hafif pahada ağır ürünlere yönelmeliyiz”
Konuşmasına Manisa’da Vestel ve Manisa OSB’de yaptığı ziyaretleri değerlendirerek başlayan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, “Doğrusu bu iki ziyaretimde de gördüklerim beni gerçekten de büyük bir heyecana sevk etti. Bu iki ziyarette de Manisa’nın nasıl bir üretim aşkına sahip olduğunu net bir şekilde gördüm. Daha da önemlisi, Manisa’da çok nitelikli, teknoloji seviyesi yüksek yatırımların yapıldığına şahit oldum. Manisa, geçtiğimiz yıl, 2 milyar dolara yakın bir ihracat rakamına ulaştı. Bu başarınızdan dolayı sizleri tebrik ediyorum. Biliyorum ki Manisa bunun çok daha fazlasını başarabilecek bir güce sahip. Yükte hafif pahada ağır ürünlere yönelmeliyiz” dedi.
Konuşmasına üniversite ve şehir işbirliğine dikkat çekerek devam eden Bakan Özlü şunları söyledi: "Manisa’da öncelik vermemiz gereken konulardan birisinin de Teknoloji Geliştirme Bölgesi olduğunu düşünüyorum. Hep birlikte, bu bölgeyi artık bir an önce aktif hale getirmeliyiz. Celal Bayar Üniversitemiz ile Manisa’daki sanayicilerimiz arasında daha yakın bir işbirliği tesis etmeliyiz. Bilindiği üzere, Salı günü, Yenilikçi ve Girişimci Üniversite Endeksi’nin sonuçlarını açıkladık. Celal Bayar Üniversitemiz, ne yazık ki bu listede ilk 50’de yer almıyor. Yıllık 2 milyar dolar civarında ihracatı olan bir şehirde, üniversitenin bu endekste daha yüksek sıralarda olması gerektiğini düşünüyorum. Bu, üniversitenin tek başına başarabileceği bir şey değil. Bütün şehir, üniversitenin gelişimine katkı sağlamalı ki, üniversite de şehrin gelişimine daha fazla katkı sağlayabilsin. Manisa’da üzerinde durmamız gereken konulardan birisi de OSB’ler. OSB’lerimizin doluluk oranı gerçekten de memnuniyet verici. Ancak yatırımcılar için yeni sanayi parselleri de üretmemiz gerekiyor. Bu açıdan Manisa OSB’nin 6’ıncı ilave alanla ilgili çalışmalarını yakından takip ediyoruz. Henüz faaliyete geçmemiş OSB’leri faal hale getirmek için de hep birlikte çalışalım istiyoruz."
Üretim reformu üzerinde çalıştıklarına dikkat çeken Bakan Özlü, “Üretim Reform Paketi üzerinde çalışmalarımız devam ediyor. Sınai Mülkiyet Kanun Tasarısı, inşallah Ekim veya Kasım ayında yasalaşacak. Ekonomi yönetiminin şu anda en önemli gündem maddelerinden birisini de teşvik sistemindeki revizyon oluşturuyor. Aslında buna revizyon demek pek de doğru değil. Çünkü radikal değişiklikler geliyor. Bakanlığımızda TÜBİTAK’ı yapılandırmak için bir çalışma grubu oluşturduk. TÜBİTAK, yeni yapısıyla, Ar-Ge yapan bir kurum olmaktan ziyade, özel sektöre Ar-Ge yaptıran bir yapıya kavuşacaktır. Yine Bakanlığımızda kurduğumuz bir başka çalışma grubumuz da Dördüncü Sanayi Devrimiyle ilgili çalışmalarını yoğun bir şekilde devam ettirmektedir. Sanayimizin, yeni sanayi devrimine ve akıllı üretime geçiş sürecine en iyi şekilde ayak uydurması öncelikli hedefimizdir. Şu anda bunu sağlayacak eylemleri tespit etmek için de yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bütün bu çalışmalar neticesinde, sanayi sektörümüzün daha rekabetçi bir yapıya kavuşmasını sağlayacağız. Böylece bu ülkenin gelirini, ihracatını, istihdamını, aşını ve ekmeğini büyüteceğiz” şeklinde konuştu.
Türkiye’nin çok güçlü bir ülke olduğunu söyleyen Bakan Özlü, “Özellikle son yıllarda, Türkiye, bu gücü yeniden fark etmiştir. Milletimizin özgüveni yeniden tesis edilmiştir. Türkiye, yeniden iddialı bir ülke haline gelmiştir. Elbette bazı çevreler, güçlü bir Türkiye’den rahatsızlık duyuyorlar. Türkiye’ye dur dermek için, sık sık maşalarını kullanıyorlar. İşte en son, 15 Temmuz Darbe Girişimini ve sonrasında art arda yaşanan terör saldırılarını gerçekleştirdiler. Üst akıl, bir gün FETÖ’yü kullanıyor. O tutmayınca PKK’yı, o da tutmayınca DAEŞ’i kullanıyor. Ancak bu millet dirayetli bir şekilde ayakta duruyor. İddia ediyorum, dünyadaki birçok ülke, 15 Temmuz darbe girişimi gibi bir hadise karşısında diz çökerdi ve uzun süre, yeniden ayağa kalkamazdı. Ancak Türkiye, herhangi bir ülke değildir. Bu millet de herhangi bir millet değildir. Bu millet, 15 Temmuz darbe girişimine gereken cevabı vermiştir. Herkes, bu darbe girişiminin ülkemizi etkilememesi için elini taşın altına koymuştur. İnsanlar, bir ay boyunca gündüz çalıştılar, geceleri ise nöbet tuttular. Bu gerçekten de muazzam bir hadisedir. Bu süreçte, tüm milletimiz gibi, iş dünyamız da gerçekten çok iyi bir sınav verdi. Herkes üretimine devam etti. Herkes yabancı ortaklarına Türkiye’de olanı biteni doğru bir şekilde anlatabilmek için adeta seferber oldu. Sizlere bu konuda da teşekkür ediyorum. Hükümetimiz de, bu darbe girişimine rağmen, vatandaşlarımızın ve iş dünyamızın beklediği yasal düzenlemeleri birer birer hayata geçirdi” diye konuştu.
“Türkiye’nin nasıl bir ülke olduğunu en iyi gösteren örneklerden birisi de, Çarşamba günü gerçekleşen Fırat Kalkanı operasyonu oldu” diyen Bakan Özlü şunları söyledi:
“Alçak bir darbe girişiminden sadece 1,5 ay sonra, bu ülkenin ordusu, sınır ötesi bir operasyonu başarıyla gerçekleştirdi. Cerablus’un ve bölgenin DAEŞ teröristlerinden temizlenmesi için çok etkili bir hamle yapıldı. Bu operasyona dünyanın hemen her yerinden destek geldi. Dikkat ettiyseniz, bu operasyondan rahatsız olan sadece bir kesim var. DAEŞ ile mücadele ettiğini iddia eden PYD, YPG ve onların buradaki uzantıları, nedense bu operasyondan rahatsız oldu. Türkiye, DAEŞ’i vurdu. Ama ne hikmetse, sesi bunlardan çıktı. Türkiye’nin tavrı çok açıktır. Türkiye, terörün her türlüsüne karşıdır. Türkiye için, her terör örgütü kötüdür. Türkiye, her terör örgütüyle mücadele edebilecek güce sahiptir. FETÖ, DAEŞ, PKK, YPG fark etmez. Topunun belini kıracağız. Ülkemizi terör belasından kurtulacağız. Demokrasimizi güçlendireceğiz. Ekonomimizi hep birlikte büyüteceğiz. Manisa için, 81 ilimizin tamamı için, ülkemiz için çalışmaya, hizmet ve eser üretmeye devam edeceğiz. Sizlerin de aynı gayretle yatırımlarınıza ve üretiminize devam edeceğinizi biliyorum. Konuşmama son verirken, sizlere çalışmalarınızda başarılar ve hayırlı kazançlar diliyorum.”