15 Temmuz Hain Darbe Girişiminin 8. Yılında Manisa “Milletin Zaferi” İçin Meydanlara Akın Etti
16.07.2024
Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde, ülkemizin bekasına ve birliğine kast eden hainlere karşı kazandığımız şanlı demokrasi zaferinin 8. yılı nedeniyle, Manisa'da Vali Enver Ünlü ve Eşi Sema Ünlü, protokol üyeleri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve vatandaşların katılımıyla ‘Demokrasi Yürüyüşü’ gerçekleştirildi, ardından da Cumhuriyet Meydanında Anma Programı düzenlendi.
Program kapsamında ilk olarak 15 Temmuz Demokrasi Meydanı’ndan Cumhuriyet Meydanına kadar Mehter Takımı eşliğinde, protokol üyeleri ve vatandaşların katılımıyla Demokrasi Yürüyüşü gerçekleştirildi.
Daha sonra Cumhuriyet Meydanı'nda "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Programı" yapıldı. Program Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunmasıyla başladı.
Programda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşmaları canlı olarak izlendi.
Daha sonra Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından 81 ilde eş zamanlı olarak düzenlenen “15 Temmuz Sancak Koşusu”, Manisa’da büyük bir heyecanla gerçekleştirildi. 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla Manisa Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü koordinesinde düzenlenen etkinlikte, 25 milli sporcu, 2 bin 500 metrelik parkuru “Demokrasi Bilinci, Elden Ele Taşınan Bir Bayrak Yarışıdır” sloganıyla tamamladı.
Koşu, İzmir Caddesi’nden başlayarak Doğu Caddesi, Kuyumcular Caddesi ve Cumhuriyet Meydanı güzergahını kapsayan yaklaşık 2 buçuk kilometrelik mesafede gerçekleştirildi. Ay yıldızlı sancağı elden ele taşıyan sporculara vatandaşlar da alkışlarla destek verdi. Her 100 metrede bir sporcu sancağı devralarak koşuya devam etti. Koşunun son bölümünde ise özel sporculardan Muhammet Keskin, sancağı tekerlekli sandalyesiyle taşıyarak Cumhuriyet Meydanı’nda Vali Enver Ünlü’ye teslim etti.
Bayrağı öperek teslim alan Vali Ünlü, daha sonra protokol üyeleriyle birlikte sporculara katılım belgelerini takdim etti ve sporcularla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Sancak teslimi sonrası Kuran Tilaveti ve dua okunmasının ardından, 15 Temmuz gecesine ait görseller izlendi.
Vali Enver Ünlü programda yaptığı konuşmada, “Sayın Milletvekillerim, Kıymetli Protokol, Canlarıyla bu kutsal toprakları müşerref kılan Aziz Şehitlerimizin değerli aileleri, Gazilik payesiyle şereflenen Kahramanlarımız,
Aydınlık yarınlarımızın teminatı sevgili çocuklarımız, gençlerimiz,
Ve hizmet etmekten büyük bir onur duyduğum Manisa’lı hemşehrilerim,
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü münasebetiyle düzenlenen programımıza hoş geldiniz diyor; sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle tarihimize altın harflerle yazılan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nde vatanımızın bölünmez bütünlüğü için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum.
Türk Milleti, tarih boyunca, Malazgirt'ten Çanakkale’ye, Dumlupınar’a; birçok bağımsızlık ve özgürlük mücadelesi vermiştir. Zaferle sonuçlanan bu mücadeleler, milletimizin birlik, beraberlik ve vatan sevgisi etrafında kenetlenerek, kararlılık ve cesaretle, vatanını savunmak için neler yapabileceğini tüm dünyaya göstermiştir.
Bu kahramanlık destanlarından birisi de hiç şüphesiz 15 Temmuz olmuştur.
Bundan sekiz sene önce, terör örgütü FETÖ, istiklal ve istikbalimize kast eden hain bir darbe teşebbüsünde bulunmuştur.
Millet iradesinden başka bir irade tanımadığını belirten Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla necip milletimiz, milli ve mukaddes değerlerini muhafaza için meydanlara akın etmiştir. Asil milletimiz "tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" ilkeleri etrafında birleşerek istiklalini muhafaza etmeyi bilmiştir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Amasya Genelgesinde “Milletin istiklalini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır” şeklinde ifade ettiği yöntem, 15 Temmuz gecesi yeniden tecelli etmiştir.
Aziz milletimiz, damarlarında dolaşan asil kanın verdiği kuvvetle ve emsalsiz vatan aşkıyla; vatanı, ay yıldızlı al bayrağı ve inancı uğruna canını ortaya koymuş, hainlere geçit vermemiştir. Kahraman milletimiz, akın ettiği meydanlarda günlerce, gecelerce demokrasi nöbeti tutmuştur. Bu kutlu duruş, dünyanın her bölgesinden hayranlık ve gıpta ile takip edilmiştir. Millet ve devlet olarak bu duruşumuz ilk günkü heyecanla, bitmeden ve tükenmeden devam edecektir.
Asil milletimizin de duasıyla, başta güvenlik birimlerimiz olmak üzere devletimizin tüm kurumları; ülkemizin bekasına, milletimizin birliğine ve istikbaline kast eden bölücülere ve hainlere karşı mücadeleden asla taviz vermeyecektir.
Bugün de milletimize, milli irademize ve demokrasimize yönelik her türlü hainlik ve saldırı karşısında aynı kararlılıkla durmaktayız, durmaya da devam edeceğiz.
Kıymetli Hemşehrilerim;
Türkiye’nin hedeflerine ulaşması, güçlü bir millet olma yolunda atılan adımların sürekliliği ile mümkündür. Bunun yolu da 15 Temmuz ruhunu anlamaktan geçer. 15 Temmuz ruhunu anlayamayanlar, Çanakkale’yi, Sakarya’yı, Dumlupınar’ı anlayamazlar. Gelecek nesillere daha güçlü bir Türkiye bırakmanın anahtarı, bu ruhu kavramaktan geçer.
Bu sebeple, genç nesillerin milli değerlerle donatılarak eğitilmesi, geleceğimiz için hayati öneme sahiptir.
Hep birlikte 15 Temmuz ruhunu daha iyi muhakeme edecek ve ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde, kardeşlik ve birlik duygularımızı pekiştirerek, milli ve manevi değerlerimizi koruyarak, geleceğe umutla bakacağız. Türkiye Yüzyılında, geleceğin, Türk asrı olacağına dair taşıdığımız inanç ve şuurla; kardeşlik, birlik ve beraberlik içinde hareket edeceğiz.
Bütün şer odakları bilmelidir ki, hiçbir hain emel bizleri Türkiye Yüzyılı hedeflerimizden alıkoyamayacaktır.
Milli irademizi ve demokrasimizi korumak adına gösterdiğimiz kararlılık ve azim, bizleri daha da güçlü kılacak ve ülkemizin hedeflerine ulaşmasında en büyük itici güç olacaktır. Bu yolda, her birimizin üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmesi, Türkiye’nin aydınlık yarınlarına katkı sağlayacaktır.
Avrupa’da elçilik vazifesinde bulunduğu sırada, gazetecilerin kendisine Türkiye’nin nüfusunu sorması üzerine Yahya Kemal, Türkiye’nin nüfusunun 50 milyon olduğunu söyler. Gazeteciler, biraz da müstehzi bir ifade ile, Türkiye’nin nüfusunun 15 milyon olduğunu hatırlatınca, Yahya Kemal şu muhteşem cevabı verir: “Biz ölülerimizle birlikte yaşarız.”
Vatan ve mukaddesat uğrunda kısaca Allah yolunda can verenlerin aslında ölmediği ve Allah katında rızıklandırıldıkları yüce ve mukaddes kitabımızın birçok bölümünde ifade edilmiştir. Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’un “Bastığın yerleri ‘toprak’ diyerek geçme, tanı! Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı” sözleriyle, bize ihtar ettiği hakikati unutmadığımızı bu vesileyle hatırlatmak istiyorum.
Şehitlerimizin, uğruna hayatlarını feda ettiği değerlere sahip çıkmak nasıl görevimizse, onların canlarına kastedenleri unutmamak da bizim görevimizdir.
FETÖ’cü hainlerin gerçekleştirdiği kalkışmayı o karanlık gecede, şehadetleriyle aydınlatan 251 demokrasi şehidimizi saygı ve rahmetle, bedenlerini Türk varlığına armağan eden kahraman gazilerimizi de minnetle yâd ediyorum.
Hain darbe girişimi sırasında alanlara çıkarak cuntacılara karşı en ön saflarda tanklara ve kurşunlara göğüslerini siper ederek şehadete ulaşan şehitlerimiz ve gazilerimizin gösterdiği kahramanlık, bize her daim ilham kaynağı olacaktır.
Bu noktada, Manisa’da kurtuluş mücadelemizin simgeleri Gördesli Makbule’yi, Parti Pehlivan’ı, Halil Efe’yi, Kaymakam İbrahim Ethem Bey’i ve vatan aşkıyla yanan nice ele avuca sığmayan efelerimizi anmadan da geçemeyiz.
Çünkü onların vatan sevgisi ve fedakârlığı, bugün 15 Temmuz şehitlerimizin ve gazilerimizin ruhunda yaşamaktadır.
15 Temmuz Gecesi;
Akıncı Hava Üssü'nden hareket eden F-16 savaş uçaklarının görüş açısını daraltıp kalkmalarını engellemek amacıyla buğday tarlalarını yakan Kahraman Kazanlı vatandaşların, tanklara ve kurşunlara göğüslerini siper ederek şehit olan Erol Olçok, Abdullah Tayyip Olçok, Polis Memuru Zeynep Sağır, İşçi Ahmet Kara, Taksi Şoförü Akın Sertçelik, Ev Hanımı Ayşe Aykaç ve daha nice vatandaşımız kahramanca mücadele verdi.
O gecenin sonunda, şehit ve gazi olduğu yolda bu millet, Türk demokrasisinin darbecilerin elinden kurtarılmasında önemli bir rol oynamıştır.
Gururla altını çizmek isterim ki; o gece, Yüce Türk Milleti kadınıyla erkeğiyle atalarından devraldığı sancağı yere düşürmemiştir!
Bu yüce Millet;
15 Temmuz hain darbe girişiminin seyrini değiştiren ve darbeye karşı direnişin timsali hâline gelen Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir’i,
Milli iradeyi, 81 ilde 27 gün süren demokrasi nöbetlerini,
Havalimanlarını, Kızılay’ı, Türkiye Büyük Millet Meclisini,
Boğaziçi köprüsünü, pencere hizasında uçan F16’ları,
Beştepe’yi, Gölbaşı’nı, Özel Harekâtı, Genelkurmayı, AKOM’u, TRT’yi, TÜRKSAT’ı,
Zırhlı Birlikleri, Akıncıları, Özel Kuvvetleri, Ankara Emniyetini,
Mavi Vatanı, Siber Vatanı, helikopterin ateş kustuğu Milli İstihbarat Teşkilatını,
Huzur, Kalkınma, Şefkat, Başarı ve Barış Yüzyılının Kahramanlarını,
Bilim, Dijitalleşme, İletişim, Üretim, Verimlilik ve İstikrar Yüzyılının Kahramanlarını,
Türkiye Yüzyılının Kahramanlarını ASLA UNUTMAYACAKTIR!
Allah cümle şehitlerimizden razı olsun, şehadetlerini kabul, kabirlerini nur eylesin.
Allah, milletimize bir daha böyle acılar yaşatmasın!
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere Bedir’den Malazgirt’e, Çanakkale’den Sakarya Meydan Muharebesine ve 15 Temmuz’dan günümüze kadar vatan ve millet sevdasıyla canlarını hiçe sayan tüm kahramanlarımızı rahmet ve minnetle yâd ederken; hayatta olan gazilerimize sağlıklı, huzurlu ömürler diliyorum.
Aziz Milletimizin Zaferi olan 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü tebrik ediyorum.
Vatan ve millet sevgimiz daim olsun. Geleceğimiz, çocuklarımız ve ülkemiz için daha nice zaferlere hep birlikte imza atacağımıza olan inancımla, hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum.
Yaşasın demokrasi, yaşasın Türkiye Cumhuriyeti!” şeklinde konuştu.
Semazen gösterisi ile devam eden program 00.13 de okunan sala ile sona erdi.
